Sevdiğimiz bir kitabın yazarını illa ki tanımamız gerekir mi? Gerçek ismini bilmezsek deneyimimiz yarım mı kalır? Gelin, bu yazımızda birlikte karar verelim.

40 ülkede 10 milyonun üzerinde baskısı yayımlanan bir roman seriniz olsa, 2016’da Time Magazine’nin En Etkileyici 100 İsmi arasında yer alsanız, kitabınız The New York Times tarafından 21. Yüzyılın En İyi Kitabı olarak listelense, adınızı tüm dünyaya haykırır mıydınız? Cevabınız “herhalde!” ise sizi şaşırtacağını düşündüğümüz bir isim var aklımızda. Memleketi Napoli’deki hayatı ve Napoli sokaklarında yaşayan karakterleri, tüm renkleri ve derinliğiyle anlatan Elena Ferrante ile tanıştıralım sizi. Ya da kendisini Elena Ferrante mahlasıyla tanıdığımız, Napoli Romanları serisinin yazarı demek daha doğru olur. Elena Ferrante’nin kimliği, kendini kitabından ve onunla gelen şöhret kaygısından ayrı tutabilmesi için 2012 yılından beri gizli. Hem de gerçek ismini açığa çıkarmaya çalışanlara rağmen. Oldukça müdanasız, değil mi?